30 Ağustos 1968 Afyon Kocatepe'de yapılan zafer kutlamaları;
Kurtuluş Savaşımızın Süvari Kolordu Komutanı Fahrettin Altay Paşa, bir albay, tarafından koluna girilerek kürsüye getirildi. Fahrettin Altay Paşa konuşmasına şöyle başladı:"Size 26 Ağustos 1922 sabahı taarruz anındaki bir olayı aktaracağım. Planlandığı şekilde 26 Ağustos 1922 sabahı saat 05.00'te başta Mustafa Kemal olmak üzere İsmet Paşa, Fevzi Çakmak, Nurettin Paşa, ben ve diğer komutanlar, ordu karargahı olarak Afyon Kocatepe'deydik. Plan gereği taarruz, önce top atışlarıyla başladı. Bu bir baskındı. (20) dk. sürdü. Ardından "Tahrip" atışları yapıldı. Bu da 10 dk. devam etti. Yunan mevzilerindeki makineli tüfek yuvaları, Yunan topları, tel örgüleri hedef alındı. Komutanlar olarak bizler de top atışlarının sonucunu görmeye çalışıyor, alt kademelere iletmek üzere Mustafa Kemal'in emrini bekliyorduk.
Sonuçta Yunan mevzilerinde alevlerin yükseldiğini, hedeflerin vurulduğunu, düşmanın mevzilerini terkederek geri çekilmekte olduğunu gördük. Mustafa Kemal'e yöneldik. O'nun taarruz ve takip emrini bekliyorduk. Ne ki O, gözlerini Yunan mevzilerinden ayırmıyor ve geri çekilen Yunan ordusunu izliyordu. Fevzi Çakmak, sessizliği bozdu. "Haydi Kemal, düşman kaçıyor, taarruz emrini ver." Dedi. Mustafa Kemal: "Dur Abi" diye cevap verdi. Bir süre sonra Fevzi Çakmak: "Kemal, tarihi bir fırsatı kaçırıyorsun, düşman yeni mevzilerine yerleşecek, emrini ver artık. "Diye israrda bulundu. Mustafa Kemal, yine "Dur Abi" dedi. Bir süre daha geçti. Fevzi Çakmak : Bu kez "Allah aşkına Kemal ver şu emri, komutanlar seni bekliyor, yeter artık." Diye sesini yükseltti. Mustafa Kemal: yine "Dur Abi" dediği sırada beklenmedik bir olay meydana geldi. Yunan ordusunun terkettiği cehennemi patlamalar başladı.
Mustafa Kemal'in taarruz ve takip emrini geciktirme sebebi anlaşıldı. Yunan ordusu, geri çekilirken cephe boyunca mevzilere saatli bombalarını yerleştirmiş, askerlerimize tuzak hazırlamışlardı. Mustafa Kemal'in öngörüsü, büyük bir felaketi önlemişti. Taarruzda ısrar eden Fevzi Çakmak, Mustafa Kemal'e sarıldı. "Seni bize Allah mi gönderdi Kemal" Dedi. Müteakiben süngü hücumu ve ileri top atışları emrini aldık.
Kaynak:Necati Arıksoy