20 Aralık 2012 Perşembe

Yahya Kemal BEYATLI (1884-1958)



Asıl ismi Ahmed Agâh olan  Yahya Kemal Beyatlı; 2 Aralık 1884′te Üsküp’te doğdu. Çocukluk yılları Üsküp’teki şiirlerine de yansıyan Rakofça çiftliğinde geçti. İlköğrenimini özel Mekteb-i Edep’te tamamladı. 1892′de Üsküp İdadisi’ne girdi. Bir yandan da İshak Bey Camii Medresesi’nde Arapça ve Farsça dersleri aldı. 1897′de ailesi Selanik’e taşındı. 1902′de İstanbul’a geldi, Vefa İdadisi’ne (lise) devam etti. Jön Türk olma hevesiyle 1903′te Paris’e kaçtı. Bir yıl kadar Meaux okuluna devam edip Fransızca bilgisini geliştirdi. 1904′te siyasal bigiler yüksek okuluna girdi. Jön Türkler’le ilişki kurdu. Ahmet Rıza, Abdullah Cevdet, Samipaşazade Sezai, Prens Şahabettin gibi dönemin ünlü kişilerini tanıdı. Şefik Hüsnü ve Abdülhak Şinasi Hisar’la arkadaşlık kurdu. 1912′de İstanbul’a döndü.

1913′te Darüşşafaka’da edebiyat ve tarih öğretmenliği yaptı. Medresetü’l-Vaizin’de uygarlık tarihi dersi verdi. Mütarekeden sonra Âti, İleri, Tevhid-i Efkâr, Hakimiyet-i Milliye dergilerinde yazılar yazdı. Arkadaşlarıyla “Dergâh” dergisini kurdu. Yazılarıyla Milli Mücadele’yi destekledi. 1922′de barış anlaşması için Lozan’a giden kurulda danışman olarak yer aldı.

1923′te Urfa milletvekili oldu. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra Varşova ve Madrid’de ortaelçisi olarak görevlendirildi. Daha sonra sırasıyla Yozgat, Tekirdağ, 1943-1946′da da İstanbul milletvekili oldu. Halkevleri Sanat Danışmanlığı yaptı. 1949′da Pakistan Büyükelçisi iken emekli oldu. Yaşamının son yıllarını İstanbul’da Park Otel’de geçirdi. Tutulduğu müzmin barsak kanamasının tedavisi için 1957′de Paris’e gitti. Bir yıl sonra, 1 Kasım 1958 tarihinde İstanbul’da yaşamını yitirdi.

                                                                                       
26 Ağustos 1922

Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi,
Senin uğrunda ölen ordu budur yâ Rabbi,
Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın
Gâlib et, çünkü bu son ordusudur İslâm’ın.

Yahya Kemal Beyatlı

Mehmet Akif ERSOY (1873-1936)


Mehmet Akif ERSOY; 20 Aralık 1873'de İstanbul'da Fatih'in Sarıgüzel mahallesinde doğdu. Fatih'te Emir Buharî mahalle mektebini, Fatih Merkez Rüştiyesi'ni bitirdi. Mekteb-i Mülkiye'nin idadi (lise) bölümünde okurken şiire başladı. Mülkiye Baytar Mektebi'ni (Veteriner Okulu) bitirdi. Rumeli, Anadolu ve Arabistan'da veterinerlik, Halkalı Ziraat Okulu ve Çiftçilik Makinist Mektebi'nde öğretmenlik yaptı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde edebiyat dersleri verdi. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne ve istihbarat örgütü Teşkilât-ı Mahsusa'ya girdi. Bu örgütlerde çeşitli görevler aldı.

Kurtuluş Savaşı'nı desteklemek üzere Anadolu'ya geçti, Burdur millet vekili olarak TBMM'de görev aldı. Milli Eğitim Bakanı'nın isteği üzerine İstiklâl Marşı'nın sözlerini yazdı. Kışları Mısır'da yazları Türkiye’de yaşamaya başlayan Akif daha sonra sürekli olarak Mısır'da yaşamaya karar verdi. Türk dili ve edebiyatı öğretmenliği yaptı. Siroz hastalığına yakalandı ve hastalığı ilerleyince Türkiye'ye döndü. 27 Aralık 1936'da İstanbul'da öldü.

İlk şiirlerini Resimli Gazete'de yayımladı. On yıl boyunca hiç şiir yayımlamadı. II. Meşrutiyet sonrası Eşref Edip'in çıkardığı Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergilerinde yazı ve şiirler yazmaya başladı. Dilin sadeleşmesini savundu aruz vezniyle ve konuşma diliyle, iç musikisi olan şiirler yazdı.

Yapıtları:
Safahat 1911
Süleymaniye Kürsüsünde 1911
Hakkın Sesleri 1912
Fatih Kürsüsünde 1913
Hatıralar 1917
Asım 1919
Gölgeler 1933

17 Aralık 2012 Pazartesi

TOPÇU BİNBAŞI BEKİR BEY


Şehit Topçu Binbaşı Bekir Bey; 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı nedeniyle Kağızman'dan Erzurum'a göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Erzurum'da dünyaya geldi. Topçu Okulu'na girdi ve buradan 1896 yılında mezun oldu. Türk-Yunan Savaşı 'na gönüllü olarak katıldı. Savaştan sonra memleketi olan Erzurum'a gelerek Cebel bataryalarına yerleşti. Bu hizmette iken Pasinler ve Bayezid havalisinde Ermeni eşkıyasına karşı yürütülen harekata katıldı. Yüzbaşı rütbesi ile 30.Topçu Alayı Erzincan emrine verildi.

1913 yılında Balkan Savaşı'nda Bulgarlara karşı yürütülen Çatalca hattı savunmasında yer aldı. Bataryasının başından ayrılamayan Bekir Bey, bu hattın yarılmasını önlemede büyük yararlılıklar gösterdi.

1 nci Dünya Savaşı'nda Kafkas Cephesi'nde görev aldı. Bu cephede çarpışırken aynı zamanda kahramanca şehit olan askerlerin hayat hikayelerini yazdı. "Bunlar Unutulmamalıdır" başlığı altında, "Turgut" imzasıyla Albayrak gazetesine gönderdi. Albayrak Gazetesi bu hikayeleri yayımladı.

Şehit Topçu Binbaşı Bekir Bey, Kafkas Cephesi'nde kahramanca savaşırken şehit oldu.

Kaynak- Dr. Serpil SÜRMELi

5 Aralık 2012 Çarşamba

‎5 Aralık 1927; Türkiye Cumhuriyetinin ilk kağıt paraları tedavüle çıkarıldı.


5 Aralık 1927; Türkiye Cumhuriyetinin ilk kağıt paraları tedavüle çıkarıldı. 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık olmak üzere 7 ayrı değerde çıkarılan banknotlar eski Türkçe ve Fransızca bastırıldı. 

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş çalışmalarının sürdüğü dönemde bir süre daha tedavülde kalan ve liranın doğuşundan sonra yaşamını “yedek” olarak sürdüren Osmanlı İmparatorluğunun “Evrak-ı Nakdiye” adıyla anılan kağıt paraları ise 4 Aralık 1928 tarihinde dolaşımdan tamamen kaldırıldı.