1862 tarihinde Rize’de dünyaya gelen Recep, çok haylaz ve söz dinlemez bir çocuk olduğu için, bizzat annesi tarafından ‘İpsiz’ lakabı ile çağrılmıştır. Recep’in Müfrezesinde yer alanlardan Kara Emin, Recep’e ‘Emice’ diye hitap ettiği için, diğer elemanlar tarafından da benimsenmiş ve ‘Emice’ diye de çağrılmıştır.
İstanbul’da oluşturulan ‘Karakol’ örgütü, Müdafaa-i Hukuk Teşkilatları, hem işgal altındaki İstanbul’da hemde Anadolu’daki direnişleri örgütlüyor, destekliyorlardı. Milletin kahramanları gönüllü olarak Kuva-yi Milliye direnişini ülkenin dört yanında başlatmışlardı. Bu gönüllü, aktif savaşçı güçler büyük önem taşıyorlardı. İşte Rizeli kahraman Milis Yüzbaşı İpsiz Recep ve arkadaşları Milli Kuvvetlerin, Kuvvacıların önde gelen kahramanlarındandır.
Rize’de 1. Dünya Savaşı’nda Ruslara ve Ermenilere karşı Rize’yi savunmak için mücadele veren Recep, Milli Mücadele başında İstanbul’a gitmiş, çete faaliyetlerini sürdürmüştür. İşgal altında olan İstanbul’da, geceleri meyhanelerine gelen İngiliz subaylarını, adamlarıyla öldürmüştür. Karakol Cemiyeti bünyesinde Milli Mücadele için gerekli silah ve cephanenin temini için çalışmış, gizli olarak elde ettikleri silah ve cephaneyi gemilerle, Sakarya ve İnebolu’ya göndermiştir. Rizeli Hacı Bayram, İngiliz cephaneliğini basıp silahları, kayık ve mavnalara yükleyip, Sakarya’ya götürüp askere teslim etmiştir. Anadolu’ya Karadeniz yoluyla küçük gemi, mavna ve kayıklarla silah sevkiyatında diğer pek çok Rizeli, kaptan ve tayfalar önemli görevler yapmışlardır.
İpsiz Recep, Adapazarı ve civarında Rum ve Ermeni çetelerine karşı, “Çeteyle Çete savaşır” yaklaşımıyla mücadele vermiş ve başarılı olmuştur. Recep’e Sakarya Savaşında, bölgesinde Yunanlıların Sakarya’nın doğu kıyısına geçmesini engelleme görevi verilmiş, bunu da başarmıştır.
İpsiz Recep, Adapazarı isyanının bastırılmasında da önemli yararlılıklar göstermiştir. Kandıra’yı başarılı üç baskınla Yunanlılardan temizlemiştir. Geyve Hükümet konağını Yunanlılardan geri alarak, göndere Türk bayrağını çektirmiştir.
İstiklal Savaşı bittikten sonra Atatürk’ü ziyaret etmiş, ilgi ve sevgi görmüştür. Mustafa Kemal’de ona ‘Emice’ diye hitap etmiştir.
Recep Karasu’ya yerleşmiş, ne yazık ki 1928 yılında tifodan ölmüştür.
“Alıntı – Kurtuluş Savaşı Kahramanları.”